e
sv

SAKLAMBAÇ-ZEHRA YAVAŞ

09 Kasım 2025 08:43
avatar

Medyagri

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Kalabalığa doğru ilerlerken peşi sıra gelen şıngırtı seslerini duyan bir tek ben miydim? Ne o duyuyordu ne kalabalık. Sanki sadece ben vardım o sesin yankısında. İnsan kalabalığına ulaştığında etten duvar yarılmış ve onu ortasına almıştı. Zarafetiyle göz dolduruyordu. Başını kaldırıp kimseye bakmaya cesareti yoktu. Gözleri kapalı el yordamı ile insanları tek tek yoklayıp kendi yerini bulmaya çalışıyordu. Bu sıcak, bu soğuk. Buna elini kalbine götürerek karar veriyordu zira gördüklerinin maskeli ve zırhlı oldukları aklından hiç çıkmıyordu. Kendi aynası mıydı zırhlar ve maskeleri fark edişi.
Oysa evden çıkarken yüzüne taktığı maske ve üzerine giydiği zırh benzersizdi. Onunkiler kendini korumak içindi. Bu üstenci bakışlara alışkındı, onun maskeleri kendini korumak içindi. Onlara ne kadar benzemeye çalışsa da onlardan biri olmadığı aşikardı. Gerçi benzemek değildi derdi. Sadece hayatta kalmak için taklit ediyordu. Ama taklit bile onu koruyamıyordu. Gölgelerin arasında, her an kanamaya hazır bir kalpti o. Dikkatli gözlerden kaçmazdı. Meraklı gözlerin ortasında kalıverdi. Üzerindeki zırhını çekip alacaklar diye ölesiye korkuyordu.
Masalardan birine oturdu. Mahcubiyetini saklamak, sıkıldığını belli etmemek için masa üzerine bıraktığı çantasını açtı. İçinden sigara paketini çıkardı. Paketin kapağını açar açmaz yüzüne bir hayal kırıklığı gelip oturdu. Kendine tahammülsüzlüğünü belli eden bir hareketle paketi çantasına koydu. Çakmağının olmadığını anlamıştım. İki adımda yanına ulaştım ve çakmağımı uzattım. Utandı ama aldı. Normalde almazdı da sigara onun sığınağıydı. Gülümsedi. “Otur” da demezdi. Oturdum. Zincir, bileğinden yere doğru sarkıyor, sessizce sürükleniyordu. Her hareketinde biraz daha görünür oluyordu. Bileğine bağlı zincirin üstüne basmamaya gayret ederek oturdum. Sigarasının dumanını savurup tekrar gülümsedi. Maskesini tekrar takmıştı.
İnsanlar birer birer masaya uğruyor sıradan konuşmalar yapıp ilerliyordu. Burada ne işi vardı? Burada olmak zorunda mıydı? Bir cemaatin üyesi, eşten dolayı zorunlu bir var oluş. Olmak istediği bir camia ama kendine güvenemeyiş. Sebep ne olursa olsun önemi yoktu. Bildiği maskelerin içinde var olamıyordu. Şu bileğine kelepçeli zincir, sürüklediği külçe? Anlatacak mıydı? Anlatsa rahatlayacak mıydı?
Sakladığım baltamı çıkardım, baltanın sopasını iki elimle kavradım ve havaya kaldırdım. Ben şimdi bununla zincirlerini kırabilirim ama sen onları tamir eder tekrar bağlarsın kendini. “Eğer şimdi bu baltayı benden alıp zincirini kırmayacaksan…” dedim. Hevesle baltaya atıldı.
-Emin misin?
-Eminim!
-Ellerin titriyor.
Baltayı ona uzattım. Hevesle “Eminim” diyen sesin elleri kararsızdı.
-İnancım yok kendime. Ama isteğim var.
-Senle işim olmaz. Anca yorarsın kendini ve beni.
-Dur, bekle biraz.
-O biraz ne kadar ve bekleyeceğim ne?
-!?
-İnancın yok ki kendine?
Uzaklaştım ondan ve salondaki köşeme doğru ilerledim. Arkamdan bakmaya cesareti yoktu. Beni çabucak unutuverdi. Çantasından yeni bir maske çıkardı. Zarifçe sigarasını yaktı ve onun olmayan bir hayattan bahsederek kalabalıkla sohbet etti. Onların arasında yıldız gibi parlıyordu. Parıltısından bihaber onları taklit etme gayretinde.
Sonra bir ara dönüp bana baktı. Onu izlediğimi hissetmişti. Beni görüyordu. Kalbindeydim. El salladı bana çocukluğundan. El salladım.
Salonun ışıkları soldu, çocuk sesleri uzaklaştı. Saklambaç bitti. Ben senin içindeki sesim, yıllarca susturduğun. Seninle birlikte saklandım yıllarca. Şimdi birlikte çıkalım.
“Artık saklanmak istemiyorum”, dedi içinden. Elini kalbine götürdü. Kalbi hâlâ kırmızıydı. Ama artık kanamaktan korkmuyordu.

Bu Eseri Paylaş:

etiketlerETİKETLER
Üzgünüm, bu içerik için hiç etiket bulunmuyor.

Sıradaki içerik:

SAKLAMBAÇ-ZEHRA YAVAŞ

deneme bonusu veren siteler deneme bonusu verabetgiris.co

"Sitedeki 'Yazarlar' bölümüne ruhunuza dokunacak yeni bir yolculuk eklendi. Göz atmayı unutmayın." -------- "GriKalemler Dergisinin 3. Sayısı Yayımda" ------- " Dergimize Yazılarınızı Üye Olarak Yukardaki Gönder Menusundan Yada editor@grikalemler.com.tr mail adresinden gönderebilirsiniz." ---------- " GriKalemler Edebiyat Dergisine Hoşgeldiniz " ------"Yazışma adresi: Hürriyet Mahallesi Eski Edirne Asfaltı Caddesi No:196 Gaziosmanpaşa /İSTANBUL Tel: +905061252905"